Bebek sahibi olmaya karar verdiğiniz andan itibaren yaşam tarzınızı, alışkanlıklarınızı, varsa sağlık sorunlarınızı gözden geçirmeniz, hamile kalmanızı kolaylaştıracak ve hamilelik dönemini daha rahat geçirmenizi sağlayacaktır. Özellikle var olan sağlık sorunlarınızın hamilelik öncesinde kontrol altına alınarak tedavi edilmesi son derece önemlidir.
Hamilelik öncesi dönem, sağlıklı bir bebek sahibi olabilmek için çiftlerin kendilerini fiziksel ve psikolojik olarak hazırlayabileceği bir süreçtir. Döllenme ve implantasyon (döllenen yumurtanın rahmin iç tabakasına tutunması) ile başlayan hamilelik sürecinde bebeğin organlarını oluşturan hücreler büyük bir hızla bölünerek çoğalır ve oluşturacakları organ sistemlerine göre farklılaşır. Dolayısı ile hamileliğin bebeğin organlarının oluştuğu bu ilk dönemi çok önemlidir. Bu dönemin en sağlıklı şekilde geçirilebilmesi için anne adayı hamileliğin 2-3 ay öncesinden başlayarak 9 aylık hamilelik dönemine hazırlanmalıdır.
Hamileliğe hazırlık dönemi sigarayı bırakmak için çok uygun bir dönem olabilir. Sigaranın zararlarını bilmesine rağmen birçok kişi sigara içmeye devam eder, bir bebeğin sağlığından sorumlu olmak anne adaylarının sigarayı bırakabilmek için daha çok çaba göstermesini sağlar. Hamilelik döneminde sigara bırakmayı kolaylaştıran nikotin sakız veya bantları gibi maddelerin kullanımı önerilmez.Pasif içicilikten korunmak için çalışma ortamınızda ve evinizde iyi havalanan bir yerde oturmaya özen göstermelisiniz. Eşiniz sigara içiyorsa bu dönemde sigarayı bırakması bebeğin doğum sonrası sağlığı için de çok önemlidir.
Hamileliğe hazırlık ve hamilelik döneminde alkol tüketiminden kaçınmak gerekir. Hamilelik öncesi dönemden itibaren alkol kullanılmamalıdır. Alkol doğumsal anomalilere neden olur. Hamilelik döneminde az miktar alkol alan annelerin bebeklerinde düşük doğum ağırlığı ve gelişme geriliği görülmektedir. Günlük alınan alkol miktarı fazla ise bebeklerde gelişme geriliği, zeka geriliği, iskelet sistemine ait bozukluklar, kalp, karaciğer ve üreme sistemine ait problemler görülür. Hamileliğin ilerleyen zamanlarında alkol alımı kesilse dahi bebekteki gelişim geriliği devam eder. Hamilelikten önce alkol alımını tamamen kesmek gerekir. Eğer doğum kontrolü uygulanmıyorsa menstrual siklus’un (Hormonların etkisiyle üreme organlarının her ay geçirdiği değişikliğin tıbbi tanımı) ikinci yarısında kesinlikle alkol alınmaması gerekir.
Kahve, çay ve kola gibi kafein içeren ürünlerin tüketimi mümkün olduğu kadar azaltılmalıdır. Eğer kahve ya da diğer kafeinli içecekler fazla tüketiliyorsa, hamilelik öncesinde bunların kademeli şekilde azaltılması gerekir.Hamilelik öncesi dönemde sağlıklı beslenme alışkanlıklarının edinilmesi ve bunların hamilelik süresince devam ettirilmesi çok önemlidir. Hamilelik öncesi dönemden itibaren temel besin gruplarının hepsinden her gün alınmasına, günde 3 öğün yemek yenmesine ve kalsiyum, demir, folik asit gibi önemli vitamin ve mineralleri içeren besinlerden yeterli miktarlarda alınmasına dikkat edilmelidir. Toksoplazma enfeksiyonu açısından çiğ et yenilmemesi önemlidir.Vejetaryen olan kadınlar yeterli miktarda protein, kalsiyum ve demir alamazlar. Vejetaryen olan kadınların mutlaka hamilelik öncesinde protein alımını arttırması ve vitamin takviyesine başlaması gerekir.
Birçok kadında demir eksikliği görülür. Hamilelik öncesinde fazla yakınmaya neden olmayan bu durum hamilelikle beraber artar. Demir eksikliği anemiye (kansızlığa) yol açar. Hamilelik öncesinde demir eksikliği belirlendiği taktirde mutlaka tedavi edilmelidir. Hamilelikten önceki 3 aylık dönemden itibaren günde 400 mg folik asit takviyesi nöral tüp bozukluklarının oluşmasını engeller. Folik asit narenciyede, yeşil yapraklı sebzelerde, fındık, badem ve baklagillerde bulunur. Hamilelik öncesi dönemden itibaren doğal besinlerle alınan folik asit yanında 400 mg folik asit içeren multivitaminler veya folik asit tabletleri önerilir. Hamilelik planı yapıyorsanız sorunsuz bir hamilelik geçirmek ve sağlıklı bir bebek sahibi olmak için hamilelik öncesi ideal kilonuza ulaşmayı sağlamalısınız.
Hamilelik döneminde veya doğum kontrol yöntemi uygulamıyorsanız menstrual siklus’un ikinci döneminde röntgen filmi çektirmemeniz önerilir. Mutlaka film çekilmesi gerektiğinde ise karın bölgesi kurşun yelek ile korunmalıdır.
Hamilelik dönemi ve öncesinde reçeteli veya reçetesiz satılan tüm ilaçları kullanmadan önce bu dönemde kullanılıp kullanılamayacaklarının araştırılması gerekir. Hamilelik dışında kullanıldığında hiçbir yan etkisi olmayan ilaçlar dahi hamilelik döneminde kullanıldığında gelişmekte olan bebeğe zarar verebilir. Herhangi bir doğum kontrol yöntemi kullanmayan bir kadın menstrual siklus’un ikinci yarısında hamile olduğunu düşünerek gerekli önlemleri almalı ve kendine zarar verebilecek şeylerden kaçınmalıdır.
Üreme organlarının durumu ve hastalıkları hamileliği direkt olarak etkiler. Planlanan hamilelik öncesinde hekiminize danışarak kullandığınız doğum kontrol yöntemini ne zaman bırakmanız gerektiğini öğrenebilirsiniz
Hamilelik öncesindeki kontrolde anne adayından tüm bu enfeksiyonların değerlendirilebilmesi için gerekli örnekler alınarak testler yapılmalıdır.
Günümüzde ileri yaşta çocuk sahibi olmak isteyen kadınların sayısı artmıştır. Kadının yaşı ilerledikçe yumurtalıkların fonksiyonları yavaşlar ve yumurtalar yaşlanır dolayısı ile hamilelik elde edilmesi zorlaşır. 35 yaştan sonra her menstrual siklus’ta ovulasyon (yumurtlama) olmayabilir. Yaş ilerledikçe Down Sendromu gibi kromozomal hastalıkların görülme olasılığı ve düşük ihtimali artar.