Kadın genital organ kanserlerinin klasik tedavilerinde çoğunlukla rahim ve yumurtalılar cerrahi olarak çıkartılır. Veya alt karın bölgesinin ışın tedavisi ile tedavi edildiği olgularda, ışın tedavisi yumurtalıklada kalıcı olarak hasar meydana getirerek hastayı menopoza sokar.
Son yıllarda tanı yöntemlerinin gelişmesi ile daha öok hasta erken evrede yakalanabilmekte ve yapılan tedavilerle uzun yıllar yaşama şansı elde etmektedirler. Özellikle genç yaşlarda ve erken evrede teşhis edilen kanserli hastalarda doğurganlık yeteneğini mümkünse koruyarak hastayı tedavi etmek ve iyileşme sonrası çocuk sahibi olabilmesine fırsat tanımak artık bir amaç haline gelmiştir.
Bu amaçla yapılan tedavi girişimlerini doğurganlığı koruyucu tedaviler adı altında toplayabiliriz. Şimdi sırasıyla kadın genital kanserlerinde yapılan fertilite koruyucu tedavileri inceleyelim:
Rahim ağzı kanseri
Rahim ağzı kanseri genç kadınların hastalığıdır. Hastalık en sık 40 lı-50 li yaş kadınları yakalar. Kanser öncesi değişiklikler ise 30 lu yaşlarda görülürler. Rahim ağzı kanserinin görülme yaşı giderek düşmektedir. Günümüzde daha çok kadın 20 li 30 lu yaşlarda bu hastalığa yakalanmaktadır. Özellikle erken evrelerde doğurganlığı koruyarak hastalığı tedavi etmek mümkündür.
Konizasyon, rahim ağzındaki hastalıklı bölgenin koni şeklinde çıkartılmasıdır. Burada rahim ağzının kalan kısmındaki normal hücrelerin çoğalması ile kısa sürede yeni bir rahim ağzı oluşur ve rahim alınmadığı için hasta daha sonra gebe kalabilir. Konizasyonu CIN 3 gibi kanser öncesi yüksek riskli olgularda ve ayrıca çok erken evre kanserde yani evre 1A1 dediğimiz mikroskopik kanser olgularında tedavi olarak uygulayabiliriz.
Radikal Trakelektomi, rahim ağzının çevresindeki parametriyum adını verdiğimiz çevre dokusu ile beraber çıkartılmasıdır. Vajinal yolla veya karın açılarak abdominal yolla yapılabilir. Evre 1A2 ve tümörün 2 cm den küçük olduğu evre 1B1 olgularında önce laparoskopik pelvik lenf düğümleri çıkartılır, frozen patolojik incelemeye gönderilir ve eğer hepsinde tümör yayılımına rastlanmazsa abdominal veya vajinal radikal trakelektomi yapılır. BU yolla sadece rahim ağzı alınmış olur, rahmin üst gövdesi korunur dolayısıyla kadın daha sonra gebe kalabilir. Trakelektomi, konizasyona göre daha geniş bir operasyondur burad rahim ağzının tamamı çıkartılır, konizasyonda ise yalnızca hastalıklı kısmı alınır.
Rahim Kanseri (Endometriyum Kanseri)
Rahim kanseri genellikle ileri yaşların hastalığıdır ancak olguların % 5-10 u 40 yaş altındadır. Zaman zaman 20 li 30 lu yaşlardaki kadınlarda da görülebilmektedir. Genellikle bu kadınlar infertil yani çocuğu olmayana, gebe kalamayan kişiler olmaktadır. Rahim kanserinin standart tedavisi rahim ve yumurtalıkların cerrahi olarak alınmasıdır. Ancak böyle gen. hastalarda ve çok erken evre hastalığı olanlarda rahim alınmadan yapılan tedaviler sözkonusudur. BU tip tedaviler bugün için standart değildir, deneyseldir. Hastalığın tedavisi açısından güvenilirliği henüz tartışmalıdır. Öncelikle hastaların çok erken evrede yani evre 1A grubunda olduğu muayene, USG, rahim içi biopsi ve göğüs ve karın MR veya CT tetkikleri ile araştırılmalı ve anlaşılmalıdır. Daha ileri evrelerde bu tip tedaviler çok risklidir ve önerilmez.
Tedavi öncesi karın zarı, yumurtalıkların ve hastalığın yaygınlığının değerlendirilmesi amcıyla laparoskopi yapılması tercih nedenidir. Sonrasında bu hastalara yüksek doz progesteron hormonu verilir. Progesteronun çeşitli yollarla rahim kalınlaşmasını ve erken kanseri tedavi edebildiği bilinmektedir. En sık kullanılan tedavi protokolü aşağıdadır:
-Endometriyal biopsi, usg, göğüs ve karın MR veya CT.
-Laparoskopi (tercihen)
-Farlutal 250 mgr/gün veya megace 160 mgr/gün 3 ay süre ile verilir.
– 3 aylık tedavi sonunda rahim içi biopsi tekrarlanır.
-Biopside hastalık yoksa tedavi kesilebilir veya 3 ay daha aynı şekilde verilebilir.
– Hastalık devam ediyorsa 3 ay daha tedavi verilir, toplam 6 ay.
– Biopsi tekrarı yapılır hastalık yoksa tedavi kesilir
-Hastalık 6. ayın sonunda devam ediyorsa rahim ve yumurtalıklar operasyonla alınır.
-Hormon tedavisi ile iyileşen hastaların en kısa zamanda gebe kalmaları istenir bu nedenle genellikle tüp bebek merkezlerine gönderilirler.
-Çocuk sahibi olabilen hastalar daha sonra opere edilerek rahim ve yumurtalıkları alınmalıdır.
-Hormon sonrası iyileşen hastaların takibi 3 er aylık aralıklarla yapılmalıdır.
Yumurtalık Kanseri
Yumurtalık kanserleri genellikle ileri evrelerde doktora gelirler ve bunlarda çok geniş operasyonlarla rahim yumurtalıklar, karın zarı çıkartılır. Ameliyatta bazen kalın, ince barsak bölümleri, lenf düğümleri, diafram , dalak gibi organların çıkartılması gerekebilir. BUna karşılık doğurganlığı koruyucu operasyonlar yalnızca çok erken evredeki hastalarda yani evre 1A gibi görünen yani hastalığın tek bir yumurtalıkta olduğu, diğer yumurtalığın ve rahmin normal olduğu, karın içinde yayılmış hastalık belirtisi olmayan hastalarda yapılabilir.
Bu hastalarda operasyonda tek taraflı yumurtalık çıkartılır. Bütün karın içinden yaygın biopsiler alınır, karın zarından, lenf düğümlerinden örnekler alınarak evreleme cerrahisi yapılır. Ve operasyona son verilir. Diğer yumurtalık ve rahim korunmuş olur. Eğer biopsilerde hastalık yayılımı çıkarsa ardından kemoterapi verilir. Kemoterapi sonucu geçici menopoz olabilir, yumurtalıkların çalışması geçici olarak durabilir ancak sonrasında olguların çoğunda tekrar çalışmaya başlarlar.
Borderline over tümörü yani düşük kanser potansiyeli olan yumurtalık tümörli hastalarda da doğurganlık korunabilir. Bunlarda da hastalık tek yumurtalıta ise ya tek yumurtalık alınır veya sadece tümör alınır her 2 yumurtalık korunur. BUna kistektomi denir. Kistektomi yapılanlarda hastalığın tekrarlama riski, yumurtalığı alınanlara göre biraz daha fazladır. Yine karın zarı ve karın içi biopsileri alınır. Doğurganlık korunmuş olur.
Germ hücreli yumurtalık kanserlerinde de koruyucu tedaviler uygulanabilir. Bu tip tümörler genellikle 10 lu 20 li yaşlarda ortaya çıkarlar. Genç kız ve genç kadınların hastalığıdırlar. Bu olgularda da çoğunlukla hastalıklı yumurtalık alınır, evreleme cerrahisi yapılır, karın zarı biopsisi, lenf düğüm örneklemeleri yapılır. Daha sonra bazılarına kemoterapi verilir.
Related